2 Şubat 2008 Cumartesi

üçbeş gümüş


Yine 97 yılı civarındaydı, dolu dizgin bir aşkı, Mimar Sinan Fındıklı kampüsü ile, Gümüşsuyu'nda çok sevdiğim arkadaşım Remziye'nin evi arasında mekik dokuyarak yaşamaktaydım. En istediğim okulun, en istediğim bölümünde okuyordum ve fakat okul umrum olmaktan çıkmak üzereydi, çünkü ebeveynlerimden aldığım harçlık okul çıkışlarında Remziye'nin şahane Boğaz manzaralı öğrenci evinde yeterli birayı tüketmeye güç ve bela yetmekteydi. Parasızlıktan müzdariptim, müzdariptik... Bir gün Remziye bana aşağıdaki süper Boğaz manzaralı daireye Bodrum'dan bir kadının taşındığını, evi atölye yaptığını, yanına da yetiştirmek üzere bir eleman aradığını söyleyiverdi. İşte bira parası dedim ve Atölye Örümcek'te çıraklık günlerim böyle başladı... Tabiki günler yılları kovaladı, o atölye benim ilk atölye tecrübem oldu, ilk iş deneyimimi de "usta çırak" ilişkisiye bir zanaati gerçekleştirerek edinme şansım oldu.


O yıllarda yaptığım üç beş gümüş takı tasarımı bunlar.... Ama yine yıllarda yapımı tek tek elimden geçen, Gündem İlkorur'un şahane takı tasarımlarını gezmek görmek isterseniz ETSY sayfasını gezmenizi öneririm. İşte ATÖLYE ÖRÜMCEK.





Hiç yorum yok: